Yasin ERDEM saon makalesinde sivil topluk kurluşlarını gündeme getirdi. STK'ların dünyadaki etkinlikleriri ve etkilerini gündeme getiren Erdem, çok geniş bir yelpazere varlıklarını ve etkilerini sürdüren STK'ların amaçlarına göre çalışıp çalışmadıklarını irdeledi.
STK'ların ülkemizdeki rolüne ilişkin detaylara inen Erdam, son yıllarda sivil toplum örgütlerinin siyasallaşmasının önüne geçilemediğine dikkat çekerek bunun istenmeyen bir durum olduğunu belirtti.
Erdem'in dikkat çeken yazısının detayları şöyle:
STK'lar Kuruluş Amaçlarına Göre Çalışıyorlar Mı?
Dünyada Sivil Toplum Kuruluşları (STK) etkinliğini artırırken ülkemizde de etkin bir şekilde kullanılmaya başlandı.
STK’lar halkın isteklerini, bir tüzel kişilik olarak kanun koyucuya aktarmaktadır. Kuruluş amaçları farklı da olsa halkın istekleri doğrultusunda şekillenen STK ‘lar aktif bir şekilde çalışmaktadır.
Ülkemizde en aktif olanlar memurlar, çevre, tabiat, hayvan hakları gibi bir çok konuyu barındıran STK’lar mevcuttur.
Özellikle son zamanlarda hükümet bu konuya önem vermiş halktan gelen bir çok sorunu bu tüzel kişilikler tarafından gelmesini sağlamış, halkında yönetim içine girmesi konusunda demokratik bir yapı haline getirmiştir. Hükümet tarafından yapılan Mahalli İdareler çalışmasında yerel yönetimde bu STK’larında olması gerektiği vurgulanmıştır.
Peki bu STK’lar ülkemizde amacına göre kullanılıyor mu? Temsil ettiği halkın sorunlarını yeterince anlatabiliyor mu?
Bunu irdelemek gerekmektedir.
Günümüzde STK’ların en büyük sorunu siyasallaşmasıdır ki bu da istenmeyen bir olgudur.
Kuruluş amaçları olan temsil ettiği bireylerin sorununu aktarmak olan bu kuruluşların siyasallaşması büyük bir tehlikeyi de beraberinde getirmektedir.
Siyaseti siyasetçi yapmalıdır ki sonuçta demokratik bir ülkede yaşıyoruz.
Siyaset yapmak isteyen kişiler her hangi bir siyasi partinin çatısı altında siyaset yapmalıdır.
STK’lar bireylerin, halkın sorunlarını talep doğrultusunda dile getirip çözüm konusunda objektif olarak kanun koyucudan yardım istemesidir.
Peki bu STK’lar ekonomik açıdan nasıl ayakta duruyor demek geçiyor içimden.... Üye olan bireylerden aldıkları aidatlardan bütçelerini finanse ediyorlar.
Büyük bir Sivil Toplum Kuruluşunun ekonomik getirisi muazzam bir yekün tutuyorsa, burada ekonomik tehlikede günyüzüne çıkmaktadır. Tabi bunu bir suçlama olarak bahsetmiyorum. Yalnız dikkatli olunmasının önemini vurgulayarak, Maliye Bakanlığının bu konuda çalışma yapmasının anlamlı olacağını düşünüyorum.
Temsili icra eden kişilerin bu konuda hassas olması konusun da üstlerine büyük görevler düşmektedir.
Bilindiği üzere dünyada STK’lar da görev yapmak gönüllülük esasına göre olmaktadır.
STK’lar, ekonomik ve siyasi bir güç, kuruluş amaçlarından sapıp kanun koyucuya baskı aracı olmamalıdır. Önemli olan halkın refah ve isteklerini sonuca ulaştırmaktır.
Son yıllarda hükümetimiz tarafından STK’lar desteklenmiş ve gelişmeleri için devletin elindeki imkanlar kullanılmıştır.
Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız halkında yönetime iştirak etmesi konusun da çok çaba sarf etmiş ve halkın rahat ve müreffeh bir şekilde yaşaması için tüm olanakları seferber etmiştir.
Sivil Toplum Kuruluşlarını temsili icra eden kişilerin yalnız kuruluş amaçlarına uygun bir şekilde gönüllülük ilkesi ile çalışması , öncelikleri halkın menfaati üzerine olmalıdır. Bu noktalar işletildiğinde halkın veya temsil edilen topluluğun her türlü sorunu hükümetimizce çözüleceği aşikardır.
Yazarımız Yasin ERDEM'i https://twitter.com/yasinyusuferdem adresinden takip edebilirsiniz.