Sevgili Muğlalılar
Değerli Basın Mensupları
Geçen hafta Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde Prof. Dr. Adnan Çevik’in rektör yardımcılığı görevi sona erdi. Tabi ki tüm kurumlarda olduğu gibi yönetim kademelerinde bu ve buna benzer tasarruflar kurum amiri tarafından kullanılabilir. Ancak bu işlemlerin Türk Devlet geleneğine uygun, kurumun ve şahısların itibarını zedelemeyecek şekilde ve kurum içi iletişimle olması gerekirken kamuoyuyla paylaşılması ve hatta çok çeşitli spekülasyonlara ve kişilik haklarını yaralayacak şekilde paylaşılması bizi son derece üzmüştür.
Sayın Rektör bu görev sonlandırma olayını kamuoyuyla aşağıdaki ifadelerle paylaşmıştır.
“Muğla ancak üniversitesi ile bütünleştiğinde marka bir şehir olabilir. Bu şehri bir yıldız gibi gökyüzüne konduracak füze ise MSKÜ dür. Üniversitemizin dedikodudan, statik, politik, derinliksiz sığ algılardan uzak olması ve hedefe kilitlenmesi ile ancak bu sonuca varılabilir. Üniversite yönetiminden tüm çalışanlarına kadar herkesin vatan sevgisini taşıması şarttır. Üniversite-şehir entegrasyonu olmazsa olmazımızdır. Son bir yılda tüm geri çekmelere rağmen çok işler başardık. Artık yenileniyor ve yeni hedeflere doğru ilerliyoruz. Bizi geri çeken her türlü etkenden kurtulmaya kararlıyız. Pranga olanlara tahammülümüz yok. Çalışan ama çok çalışanlar ise yol arkadaşımız olacaktır.”
Öncelikle bu ifadelerde “Artık yenileniyor ve yeni hedeflere doğru ilerliyoruz. Bizi geri çeken her türlü etkenden kurtulmaya kararlıyız. Pranga olanlara tahammülümüz yok” ve “vatan sevgisine vurgu yapan sözleri” gibi dezanformasyona açık ve izaha muhtaç ifadeler; sloganı “sevginin bilgiyle bütünleştiği üniversite” olan üniversitemizin misyonuna tamamen bir tenakuzluk arz etmektedir.
Uzun yıllardan beri çok yakından tanıdığımız Prof. Dr. Adnan Çevik, vatanseverliğinden asla şüphe edilecek bir insan değildir. Adnan Çevik sığ siyaset ile uğraşmayan entelektüel derinliği olan bir bilim insanıdır.
Bu özelliği sadece şehre has değil tüm Türkiye’de kabul görmüş ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesini hem ulusal, hem uluslararası sempozyum ve kongrelerde, yazılı ve görsel basında son derece başarılı bir şekilde temsil etmiştir ve etmektedir.
Üniversitemiz eğer bir füze gibi gökyüzüne uçurulacaksa bırakın pranga olmayı vizyon sahibi bir insan olarak enerjisiyle ve temsil yeteneğiyle O bu füzenin ateşleyici motoru olacaktır.
Şehirle bütünleşme konusuna gelince Muğla’ya geldiği günden beri hiçbir sendika, siyaset ve fırka gözetmeksizin milli ve yerli tüm sivil toplum kuruluşları ile çok sağlıklı bir diyalog kurmuş ve şehrin tarihi başta olmak üzere tüm ilmi konularda gerekli katkıları hiçbir karşılık beklemeksizin sunmuştur.
Üniversitemize böylesine önemli katkılara sunan bir bilim insanını, bir değeri korumak ve daha iyi hizmetler sunması için teşvik etmek yerine O’nu şahsını hedef alan haksız, hukuksuz iddia ve isnatlara maruz bırakmakMuğla’nın bir kaybı olacaktır.
Türk Eğitim Sen olarak Üniversitemizin kısır çekişmelere alet edilmemesini artık başarılarıyla anılmasını arzu ediyoruz.
Sonuç olarak yerel basın ve sosyal medyada, Saygıdeğer Hocamız Prof. Dr. Adnan Çevik aleyhindeki bu itibarsızlaştırma süreci Üniversite yönetiminin de duruma açıklık getirecek açıklamaları ile son bulmalıdır.
Türk Eğitim Sen olarak daima Hakkın ve haklının yanında olmaya devam edeceğiz.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
24 / 10 / 2019
Mürsel ÖZATA
Türk Eğitim-Sen Muğla Şube Başkanı