Öğretmenlik Mesleğinde Yeni Bir Çağ: Uzman ve Başöğretmenlik Kriterleri Açıklandı Öğretmenlik Mesleğinde Yeni Bir Çağ: Uzman ve Başöğretmenlik Kriterleri Açıklandı
Savcı,hakim,polis,her türlü kamu çalışanı alımlarında ,yurt dışı görevlendirmeleri,yönetici atamalarında olması gereken tek kriter Liyakat olmalıdır.
İLLAKİ LİYAKAT !
İLLAKİ LİYAKAT!
Ülkemizin çözülemeyen en önemli sorunlarından birisi liyakate dayalı atamaların yapılmamasıdır.
Liyakat ilkesi, hiç şüphesiz kamu hizmetlerini yerine getirecek personel seçiminde ve devamında,yönetici aramalarında o iş için en yeterli ve uygun kişinin seçilmesini emreden hukuki bir ilkedir. Hukukumuzda liyakat ilkesi denildiğinde akla gelen iki temel norm vardır: Anayasa 70 ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 3/C maddesidir.
Liyakat ilkesi hukuki bir ilke iken kamu çalışanlarının alımında ve yönetici atamalarında var olan hukuki normlara uyulmamaktadır.
Hiç bir yapı ,hiç bir kurum, dernek,cemaat,sendika  Anayasanın üzerinde değildir.Aksi davranış gösterenler Anayasal ve toplumsal bir suç işlediği gibi vicdanları rahatsız etmektedir
Hukuki normları,liyakat,kariyer ilkelerini gözardı edenlerden bir kurumda Milli Eğitim Bakanlığıdır.
MEB’nın topluma örnek olacak davranışlar sergileyerek,toplumu ve çalışanları ayrıştıran,kamplara bölen,eğitimi geriye götüren uygulamalardan uzak durması gerekir..
MEB’da Yönetici ve öğretmen atama ve görevlendirmelerinde  bir tarikata, bir cemaate,bir sendikaya veya bir yerlere mensubiyete bakarak atama yapılıyorsa burası Milli Eğitim Bakanlığı olmaktan çıkar.
Milli eğitimde proje okullarına öğretmen ve yönetici atamaları ciddi bir sorun haline gelmiştir.Ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir anlayış hakim olmuştur.Proje okullarına öğrenciler LGS sınav sonuçlarına göre alınırken, bu okullara öğretmen ve yönetici atamaları liyakat esasına göre değil de yandaşlık esasına göre yapılmaktadır ki bu kabul edilemez.Bu atamalara herkes karşı ama düzeltilmesi yolunda bir adımda atılmaması düşündürücüdür.Proje okullarına atamalar il valilerinin teklifi ve bakanlığın onayı ile gerçekleşmektedir.Sonuçta atamalarda söz sahibi yerel siyasetçilerdir.Hal böyle olunca iş zıvanadan çıkmıştır. Bazı ilerde çete vari yapılanma liyakate göre atamaya engel olmaktadır.Buna sebepte bakanlığın düzenlediği adaletsiz,taraflı bir yönetmeliktir.
Ülke olarak 15 Temmuz hain darbesini yaşadık.Buradan bir ders çıkarılması gerekir.
PROJE OKULLARI KİMİN PROJESİ!!!
Proje okullarına bir kriter aranmaksızın  yapılan YÖNETİCİ ve ÖĞRETMEN atamalarına baktığımızda acaba birileri MEB’in iyi niyetini istismar ederek yerelde MEB’i tuzağa mı,düşürdü.
Bazı yapılar yerelde Milli Eğitim Bakanlığı’nın çıkardığı yönetmelikten yararlanıp,tamamen bu okullarda kadrolaşmayı düşünmüşler.Proje okulları kuruluş amaçlarından uzaklaşmıştır.
Yapılan atamalar  sonucunda şunu sormak istiyorum;Bu proje KİMİN projesidir. Bu projenin sahibi MEB olmaktan çıkmıştır. Çünkü yerelde liyakat,kariyer yerine bir yere mensubiyete bakılarak yönetici ve öğretmen atamaları yapılmaktadır.Bu okullara yapılan öğretmen ve yönetici atamalarının eğitime bir katkısı olmadığı ortada iken atamalar kimin işine gelmektedir?
Bu proje MEB ‘in projesi mi, değilse kimin projesidir,Fetö’nün mü,bir sendikanın mı?Bunlar değilse sahibi kim?Bunları sormak ve cevabını almak istiyorum
Sahibi şayet Milli Eğitim Bakanlığı ise;
Geçmişte çok az sayıda proje okulu varken bugün sayıları binleri aşmıştır.Her gün bir ilde bir lisemiz proje okulu oluyor.Bu gidişle çoğu Liseler proje okuluna dönüşecek gibi.Bazı illerimizde ise Ortaokullar proje okulu olmuş.(örnek Trabzon ili’nde olduğu gibi)
Proje okulu olan bu ortaokullar öğrencilerin tamamını okulun yaptığı sınavla almaktadır.Bu öğrenci alımından bakanlık ne kadar bilgi sahibidir,eğitim sistemimize uygunluğu nedir?
Proje okuluna atanan yönetici ve öğretmenlerin çoğunluğu bir Sendikanın üyeleri ise bu MEB’nın ayrımcılığını kaldırmada bir arpa boyu yol gidemediğini gösterir.Yandaşlığın esas alındığı bir kurumda ne huzur,ne de başarı olur.
Binlerce öğretmen özür grubu,İsteğe bağlı atamalardan il dışına ataması yapılmazken,TORPİLİNİZ güçlü ise proje okullarına il dışından  atamanız rahatlıkla olmaktadır.
Böyle olunca da eğitim çalışanlarında huzur kalmamıştır.
Bu bakanlık çalışanların güven duyduğu bakanlık olmaktan çıkmıştır.
Bu yaşanan ayrımcı rezalete son verilerek,bu gizli planın arkasında olanlara fırsat verilmemelidir.
ARTIK,MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI PROJE OKULLARINDAKİ SESSİZLİĞİNİ BOZMALIDIR.

AKSİ TAKDİRDE AYRIMCILIĞIN,KAMPLAŞMANIN TARAFI VE ADRESİ OLACAKTIR.

Yazık oluyor bu ülkeye ve eğitime…

Sayın Ziya SELÇUK proje okullarında yaşananları artık görünüz.

Her şey ortada çalışanlar ayrıştırılıyor,kamplara bölünüyor.Yerel çeteler iş başında bu gidişata  “DUR” deyiniz.

Siz Sayın bakan artık bakan ve gören olun ve gereğini yapın.
Gidişat iyi değildir.
Proje okulları ile yapılacak yöntem kolaydır.Proje okulları yönetici atama bakımından MEB Yönetici Atama Yönetmeliği’ne, öğretmen ataması bakımından da MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği kapsamına alınmalı, bu okullarımız artık keyfiliklerin olduğu bir alan olmaktan çıkarılmalıdır

Musa Akkaş
TÜRK EĞİTİM SEN GENEL SEKRETERİ