Toplantının açılış konuşmasını yapan Mardin şube başkanı Eyyüp Değer “ 2023 Eğitim Vizyonu’nda da yer verilen 3600 ek gösterge sözü, tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde yerine getirilmelidir diyen Değer;
3600 ek gösterge vaadinin üzerinden uzun bir zaman geçmesine rağmen, üstelik 100 Günlük Eylem Planı’na yazılmışken hâlâ somut bir adım atılmamış olması eğitimcileri huzursuz etmektedir. 2023 Eğitim Vizyonu’nda da yer verilen 3600 ek gösterge sözü, tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde yerine getirilmelidir.
Medeniyet değerlerimizi ihya edecek, küresel rekabette rol üstlenecek insanları yetiştirmenin yegâne yolu eğitimdir. Bu sebeple, Türkiye; aileleri bölen, öğretmenin zihnini ailevi sorunlarla meşgul eden, aynı işi yapanlar arasında sosyal hiyerarşi üreten, hak ve ücretlerde haksızlıklara kapı aralayan, hakkaniyete ve çalışma ahlakına aykırı sözleşmeli öğretmenlik uygulamasıyla ve ucuz işçilikten farksız ücretli öğretmenlikle bu hedefe yürüyemez.
Kamu personel yönetiminde görevde yükselme, unvan değişikliği, atama süreçlerinde adalet duygusunu zedelemeyecek; mülakat süreçlerinde ise objektif, hesap verilebilir ve hukuki denetime açık, kamera kaydı gibi, şeffaflığı tesis edecek kariyer ve liyakat esaslı bir sistem kurulmalıdır.
Öğretmenlere ve eğitim kurumu yöneticilerine angarya niteliğinde verilen muhakkiklik, mesleki ve teknik eğitim kurumlarında öz değerlendirme form ve anket çalışmaları, öğrenci servis ve taşımalı eğitim kapsamında nöbetçi öğretmenlere yüklenen sorumluluklar, ikinci nöbet, mesai saatleri dışında mesleki çalışma dayatması gibi görevler temel çalışma haklarına aykırıdır. Çalışma hukukunun ihlalinin yanı sıra eğitim-öğretimi de olumsuz etkileyen bu tür görevler verilmemelidir.
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti engelleyecek caydırıcı tedbirler alınmalı, başta Millî Eğitim Bakanlığı olmak üzere, sorumluluk sahibi herkes bu toplumsal erozyona dur demeli, suçluların hak ettiği cezaya çarptırılmasını sağlayacak yasal düzenleme bir an evvel yapılmalıdır. Öğretmenliği hak ettiği noktaya taşıyacak ve kariyer mesleği hâline getirecek, mesleki özerklik sağlayacak, öğretmenlerin özlük haklarını artıracak Öğretmenlik Meslek Kanunu hayata geçirilmelidir.
Eğitim hizmetinin tüm paydaşların ürettiği, niteliğine herkesin katkıda bulunduğu gerçeğinden hareketle, hizmetli, memur, şeflerimiz başta olmak üzere, genel idare hizmetleri ve yardımcı hizmetler sınıfının alın terinin karşılığı olarak mali ve özlük haklarında iyileştirmeler yapılmalıdır. Buna büyük bir katkı sağlayacak olan görevde yükselme, unvan değişikliği ve yer değişikliği talepleri ivedilikle karşılanmalıdır. Ayrıca, yardımcı hizmetler sınıfı kaldırılarak genel idare hizmetleri sınıfına dâhil edilmelidir” dedi. Değer son olarak;
Eğitim-Bir-Sen olarak, insan, fikir, emek odaklı sendikal mücadelemizi konjonktüre göre değil, ilke ve ideallerimiz doğrultusunda kararlılıkla sürdüreceğiz. İnsana ve eğitime yatırım yapmaya, eğitim çalışanlarının haklarını her platformda savunmaya, teşkilatımızı eğitimle güçlendirmeyedevam edeceğiz.