10307,90%0,97
41,95% 0,13
48,93% 0,07
5732,81% 0,11
9786,44% 0,04
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda sınav dönemi 27 Ekim’de başlıyor.
Ancak bu süreçte yabancı dil, Türkçe ve Türk dili – edebiyatı öğretmenleri diğer branşlara göre çok daha ağır bir tempoda çalışacak.
Bu öğretmenler, bir eğitim yılı boyunca toplam 12 sınav düzenlemek zorunda kalırken, sendikalar bu iş yükünün hafifletilmesi için yeniden çağrıda bulundu.
Millî Eğitim Bakanlığı’nda (MEB) görevli Türkçe, Türk dili ve edebiyatı ile yabancı dil dersi öğretmenleri, yaklaşan sınav döneminde uygulanan mevcut yönetmelik nedeniyle aşırı iş yükü altında. 27 Ekim’de başlayıp 7 Kasım’a kadar sürecek olan sınavlar öncesinde, bu öğretmenlerin her bir sınav döneminde dinleme, konuşma, okuma ve yazma olmak üzere 4 dil becerisini ölçmek için 3 ayrı sınav yapmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Bu durum, bir eğitim öğretim yılında toplamda 12 sınav görevine denk geliyor. E-Okul'a not girişi ve yoğun mesai nedeniyle motivasyon kaybı yaşayan öğretmenler, sendikaları aracılığıyla ek ders ücreti ödenmesi ve iş yükünün azaltılması için talepte bulundu.
Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okullarda görev yapan öğretmenler, yeni sınav dönemine hazırlık yapıyor.
27 Ekim – 7 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek sınavlar, öğretmenler için yoğun bir mesai anlamına geliyor.
Özellikle yabancı dil, Türkçe ve edebiyat branşında görev yapan öğretmenler, diğer meslektaşlarına göre çok daha fazla sınav hazırlığı yapmak zorunda kalacak.
MEB müfredatına göre bu branş öğretmenleri, öğrencilerin dört temel dil becerisini — dinleme, konuşma, okuma ve yazma — ayrı ayrı ölçmekle yükümlü.
Bu da her sınav döneminde 3 ayrı sınavın yapılması anlamına geliyor.
Bir eğitim öğretim yılında 4 sınav dönemi bulunduğu için, bu branşlardaki öğretmenler yılda toplam 12 sınav düzenlemek zorunda kalıyor.
Bu tablo, dil öğretmenleri için hem hazırlık sürecinde hem de değerlendirme aşamasında katbekat fazla iş yükü anlamına geliyor.
Sadece sınav yapmakla da bitmiyor; öğretmenler ayrıca e-Okul sistemine 3 farklı not girişi yapmak zorundalar.
Öğretmen sendikaları, dil branşlarında görev yapan öğretmenlerin bu yoğun sınav yükünün hafifletilmesi için uzun süredir MEB’e talepler iletiyor.
Ancak bugüne kadar somut bir adım atılmış değil.
Sendikalar, özellikle ara tatil döneminde öğretmenlerin sınav değerlendirmesi ve not girişleri için yoğun bir mesai harcadığını hatırlatarak, bu çalışmaların “ek görev” kapsamında değerlendirilmesini istiyor.
Buna göre, sorumluluk sınavlarında uygulanan ek ders ücreti ödemesi gibi bir sistemin, bu öğretmenlere de tanınması talep ediliyor.
“Bir sınav döneminde üç ayrı ölçme yapmak, yüzlerce kağıdı değerlendirmek ve üç not girişi yapmak kolay değil.
Bu iş yükü artık sürdürülebilir olmaktan çıktı.”
şeklinde yorum yapan sendika temsilcileri, bakanlığın bu konuda yeni bir düzenleme yapması gerektiğini vurguladı.
Yabancı dil, Türkçe ve edebiyat öğretmenleri, bir dönemde diğer branşların bir yıl boyunca yaptığı kadar sınav yapmak zorunda kaldıklarını belirtiyor.
Bu durum, yalnızca zaman yönetimini zorlaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda öğretmenlerde motivasyon ve verim kaybına da yol açıyor.
Birçok öğretmen, artan bürokratik işlemler ve sınav yükü nedeniyle öğrenciyle nitelikli zaman geçirme fırsatının azaldığını dile getiriyor.
Öğretmenler, “asıl işimiz eğitim ama zamanımızın çoğu artık belge ve sınav işlemlerine gidiyor” diyerek seslerini duyurmaya çalışıyor.
Sınav döneminin hemen ardından öğretmenler ve öğrenciler ara tatile çıkacak.
Ancak dil branşındaki öğretmenler için bu tatil, gerçekte bir dinlenme dönemi değil.
Çünkü aynı tarihlerde, e-Okul sistemine not girişlerinin tamamlanması gerekiyor.
Bu da birçok öğretmen için tatilin büyük bölümünün bilgisayar başında geçmesi anlamına geliyor.
Sendikalar, öğretmenlerin hem fiziksel hem de zihinsel yorgunluk yaşadığını belirterek, bu iş yükünün “eğitim kalitesini düşürdüğü” uyarısında bulundu.
Uzmanlara göre çözüm, sınav sayısını artırmak değil, ölçme-değerlendirme sistemini sadeleştirmek.
Eğitim politikası uzmanları, dört beceriyi tek oturumda ölçen yeni bir sınav modelinin hem öğretmen yükünü azaltacağını hem de öğrencilerin performansını daha doğru yansıtacağını belirtiyor.
Bu tür bir reformun, hem öğretmen memnuniyetini artıracağı hem de öğrenci başarısını olumlu yönde etkileyeceği ifade ediliyor.
Dil öğretmenleri, bir eğitim yılı boyunca 12 sınav ve onlarca not girişi ile adeta “maraton koşucusu” gibi çalışıyor.
Sendikalar ve eğitimciler, MEB’den bu konuda adil ve sürdürülebilir bir sınav düzenlemesi bekliyor.
Aksi halde, öğretmenler üzerindeki yük hem motivasyonu hem de eğitim kalitesini olumsuz etkilemeye devam edecek gibi görünüyor.
Öğretmenlerin Talepleri ve Önerileri
Eğitim sendikaları ve öğretmenler, artan sınav yükünün hafifletilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı’ndan aşağıdaki adımları talep ediyor:
1️⃣ Dil becerilerini tek oturumda ölçen yeni sınav modeli geliştirilmesi,
2️⃣ Yabancı dil, Türkçe ve edebiyat branşlarında ek ders ücreti düzenlemesi yapılması,
3️⃣ E-Okul not girişlerinin sadeleştirilmesi ve tek sistemde birleştirilmesi,
4️⃣ Ara tatil dönemlerinde zorunlu not girişinin kaldırılması veya süre uzatımı sağlanması,
5️⃣ Öğretmen motivasyonunu artıracak ödül ve teşvik sistemi oluşturulması,
6️⃣ Ölçme-değerlendirme sürecinin dijital araçlarla desteklenmesi ve kağıt yükünün azaltılması,
7️⃣ Sınav dönemi sonrası öğretmenlere dinlenme izni gibi telafi uygulamalarının getirilmesi.