10924,53%-1,34
42,21% 0,06
48,80% -0,14
5497,31% 1,18
9015,99% 0,00
Isparta 1. İdare Mahkemesi, özel proje okulunda görev süresi uzatılmayan öğretmenin başvurusunu gerekçesiz reddeden idari işlemi iptal etti. Eğitim İş’in açtığı davada verilen bu karar, benzer durumdaki öğretmenler için emsal niteliği taşıyor.
Isparta 1. İdare Mahkemesi, özel program ve proje uygulayan okullarda görev yapan öğretmenlerin görev süresi uzatma taleplerine ilişkin önemli ve emsal niteliğinde bir iptal kararı verdi. Aynı branşta (Kimya Teknolojisi) görev yapan iki öğretmenden sadece birinin süresini uzatıp diğerinin talebini gerekçesiz reddeden idari kararı hukuka aykırı bulan mahkeme, idarenin takdir yetkisini somut ve objektif kriterlere dayandırması gerektiğini vurguladı. Karar, görev süresi uzatımı reddedilen tüm öğretmenler için yargı yolunu güçlendiren bir zemin oluşturdu.
Proje Okulunda Öğretmen Mağduriyetine Mahkemeden Emsal Karar
Isparta 1. İdare Mahkemesi, özel program ve proje uygulayan bir okulda görev süresi uzatılmayan öğretmenin başvurusunu gerekçesiz reddeden idari işlemi hukuka aykırı bularak iptal etti. Eğitim-İş Sendikası’nın açtığı dava sonucunda verilen bu karar, benzer durumdaki proje okul öğretmenleri için emsal nitelik taşıyan bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Dava konusu olayda, aynı okulda ve aynı branşta (Kimya Teknolojisi) görev yapan iki öğretmenden birinin görev süresi uzatılırken, diğerinin başvurusunun herhangi bir gerekçe belirtilmeden reddedildiği ortaya çıktı.
Mahkeme, idarenin bu uygulamasını “eşitlik ilkesine aykırı” buldu.
Kararda, idarelerin görev süresi uzatma konusundaki takdir yetkisinin sınırsız olmadığı, bu yetkinin eşitlik, kamu yararı ve hizmet gerekleri çerçevesinde yargı denetimine tabi olduğu açıkça vurgulandı.
Mahkeme, davalı idarenin öğretmenin görev süresini neden uzatmadığına ilişkin herhangi bir açıklama yapmamasını, idari işlemin hukuka uygunluğunu zedeleyen temel unsur olarak değerlendirdi.
Kararda, “İdarenin takdir yetkisini kullanırken somut ve objektif kriterler sunması gerekir. Aksi halde idari işlemin keyfîlik sınırına girdiği kabul edilir.” ifadeleriyle gerekçesiz kararların yargısal denetimden geçemeyeceği belirtildi.
Mahkeme, aynı branşta görev yapan iki öğretmen arasında neden farklı bir uygulama yapıldığının açıklanmadığını tespit etti.
Öğretmenlerin başarı durumu, proje performansı, ödül geçmişi veya hizmet yılı gibi parametrelerin dikkate alındığına dair herhangi bir kayıt veya belge sunulmadığı belirtildi.
Bu nedenle mahkeme, idarenin takdir yetkisini “ölçüsüz ve gerekçesiz şekilde kullandığı” sonucuna vardı ve işlemi iptal etti.
Eğitim-İş yetkilileri, kararın yalnızca davacı öğretmen için değil, benzer durumda olan pek çok proje okulundaki öğretmen için emsal teşkil edeceğini ifade etti.
Bu karar, proje okullarında görev süresi uzatma süreçlerinde idarelerin şeffaflık, eşitlik ve objektiflik ilkelerine daha sıkı biçimde uyması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
