2010 yılında KPSS skandalı patlak verdi. O dönemde Türk Eğitim-Sen olarak Fetöcülerin soruları çalındığını belgeleyerek kamuoyuna ifşa ettik; her fırsatta sorumluların tespit edilip, adalet önüne çıkarılmasını istedik. Türkiye KPSS skandalı ile çalkalanırken, dönemin ÖSYM yöneticileri ne yazık ki yaşananların üzerine ciddiyetle gitmedi. Hatta dönemin ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan, “Bir grup mutsuz insanın feryadı” diyerek olayı küçümsedi. Oysa sızıntı olduğu kabullenilse ve şaibenin üzerine kurum içinde gidilseydi, soruları çalanlar çok daha kısa sürede tespit edilecekti.
Daha sonra 2011 yılında yapılan YGS’de gizli şifre kullanılarak soruların basit bir yöntemle çözüldüğünü kamuoyuna ilk dillendiren kurumduk. 2011 yılında adaylardan gelen şikâyetleri titizlikle inceledik ve feryatlarında ne kadar haklı olduklarını gördük. Sözüm ona alınan yüksek güvenlik önlemlerinin bir anlamı olmadığına tanık olduk. ÖSYM’nin başına getirilen Ali Demir ise şifreleme yöntemi uygulandığını reddetti, tertemiz sınav yaptıklarını iddia etti. Ünal Yarımağan’ın ardından göreve getirilen Ali Demir’in bugün Fetö üyeliğinden yargılanması ise manidar bir durumdur. Öte yandan sadece bu sınavlar değil, polis okulları sınavları başta olmak üzere başka sınavlarda da şaibelerin yaşandığının tespit edilmesi ÖSYM’ye darbe üzerine darbe indirmiştir.
Bugüne gelindiğinde ÖSYM’nin şu anki Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün ile yepyeni bir sayfa açıldı. Şeffaf bir yönetim anlayışını ilke edinen Aygün, ÖSYM’nin eskiden olduğu gibi yeniden itibarlı bir kurum olması anlamında büyük bir gayret ortaya koymaktadır. Liyakati, ehliyeti önceleyen Halis Aygün, ÖSYM’de şaibeye yol açmamak için her türlü tedbiri almaktadır. Bundan dolayı yapılan sınavlara yönelik kamuoyu güveni her geçen gün artmaktadır. Kendisine ve ekibine bu hassas duruşu nedeniyle de teşekkür ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum.”
Talip Geylan
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı
