Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 2025-2026 eğitim öğretim yılı itibarıyla ortaokullarda ikinci yabancı dil dersinin okutulması için gerekli düzenlemeleri tamamladı. Eğitim kurumlarının ilçe milli eğitim müdürlüklerine başvuruda bulunarak süreci başlatması gerekiyor. Türkiye genelinde ikinci yabancı dil olarak Almanca’nın tercih edileceği öngörülürken, ders saatleri ve norm kadro düzenlemeleri de gündemde. Yeni yabancı dil uygulaması eğitim sisteminde nasıl bir etki yaratacak?
Milli Eğitim Bakanlığı, ortaokul öğrencilerinin yabancı dil eğitimine yönelik önemli bir reformu hayata geçiriyor. 2025-2026 eğitim öğretim yılı itibarıyla yabancı dil ağırlıklı okullarda ikinci yabancı dil dersi okutulmaya başlanacak. Eğitim kurumlarının bu uygulamaya dahil olabilmesi için ilçe milli eğitim müdürlüklerine başvuruda bulunmaları gerekiyor.
Türkiye genelinde yapılan eğitim planlamalarına göre, ortaokulların büyük bir kısmında ikinci yabancı dil olarak Almanca dersi tercih edilecek. Eğitim uzmanları, Almanca’nın uluslararası geçerliliği ve iş dünyasındaki önemine dikkat çekerken, bu dersin tüm kademelerde haftada ikişer saat okutulacağı belirtiliyor.
Bu düzenleme, öğretmenlerin norm kadro durumunu doğrudan etkileyecek. İl ve ilçe milli eğitim müdürlükleri, sürece dair okul yönetimlerini bilgilendirerek ders saatleri, öğretmen ihtiyacı ve müfredat detayları hakkında açıklamalar yaptı.
Yeni uygulama, yabancı dil ağırlıklı okullarda öğrencilerin dil becerilerini geliştirmelerini ve ikinci bir yabancı dili erken yaşta öğrenmelerini amaçlıyor. Eğitimciler, bu sistemin dil öğrenimini destekleyeceğini ve öğrencilerin gelecekte daha geniş kariyer seçeneklerine sahip olmasını sağlayacağını ifade ediyor.
Öğretmenler için ise bu değişiklik norm kadro düzenlemelerini etkileyerek yabancı dil öğretmenlerinin istihdam alanlarını genişletebilir. Özellikle Almanca öğretmenleri için yeni kadro açılmaları gündeme gelebilir.
Okulların ikinci yabancı dil derslerini başlatabilmesi için ilçe milli eğitim müdürlüklerine resmi başvurularını yapmaları gerekiyor. Başvuruların ardından yapılacak değerlendirmeler sonucunda dersler müfredata dahil edilecek. Eğitim uzmanları, yabancı dil ağırlıklı okulların bu yeni düzenlemeye hızla adapte olmasını bekliyor.
Bu yeni sistem, Türkiye’de yabancı dil eğitimine dair önemli bir dönüşümü işaret ediyor. Yetkililer, ikinci yabancı dilin eğitim sistemine kalıcı olarak dahil edilmesiyle öğrencilerin dil gelişiminin hızlanacağını ve eğitimde küresel standartlara daha yakın bir seviyeye ulaşılacağını belirtiyor.