Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki; 20. Eğitim Şurasına katılım konusunda derneğimize herhangi bir davet gelmediği için Şura’ya katılamadık. Hâlbuki Şura geniş tabanlı olmalıydı… Fakat tüm Türkiye genelinde eğitim ile ilgili yazılar kaleme alan ve sahadaki nabzı bilen eğitimci yazarlar olarak Şura’da bulunmuş olsaydık özellikle bazı konularda tavsiyelerimiz olacaktı.
Bunlardan ilki ise kamuoyuna yansıyan uzman öğretmenlik ile başöğretmenlik konusunda bir taşla iki kuş vuracak nitelikte olan önerimizdi. Önemli olan belirli bir mekânda bulunmak değil aksine nerede hangi platformda olursa olsun ülkemiz, eğitim sistemimiz ve öğretmenlerimiz için fikirlerin yeşermesidir diyoruz ve bu konudaki fikirlerimizi paylaşmak istiyoruz.
Geldiğimiz süreçte ocak ayının yaklaşması ve oluşan ekonomik koşullardan ötürü öğretmen camiasında toplu sözleşmede uzlaşılandan ayrı olarak seyyanen bir zammın beklentisi oluştu. Diğer taraftan, 20. Eğitim Şurasında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın da müjde olarak vermiş olduğu uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğin sınav şartına bağlı olmaksızın belirtilen süre şartına uyan tüm öğretmenlere (disiplin cezası almamış olmak …vb) verilme beklentisidir.
Hatta bizzat sahada olan ve öğretmenlerimizin bakışını yakinen bilenler olarak şunu da söylemeyi üstümüze borç biliriz. Yıllardır beklenen uzman öğretmenlik ile başöğretmenlik konusu MEB üst yönetimi ile eğitimin kalbi öğretmenler arasındaki bağı kuvvetlendirecek bir bağ olacakken uzman ve başöğretmenlik konusunun sınava bağlı olarak verilecek söylemleri maalesef ters bir etki bırakmakta, MEB ile öğretmenler arasındaki bağı zayıflatmaktadır. İşte bizler de bu durumda MEB ve öğretmenler arasındaki bağı kuvvetlendirecek ve aslında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın yapmak istediği müjdeyi istendiği gibi bir zemine oturtabilmek adına çok önemli gördüğümüz önerimizi kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.
Şöyle ki; daha önceden sınava bağlı olarak verilmeye çalışılıp mahkemelerde aleyhte kararlar çıktığı için büyük bir sorunsala girmiş olan konunun tekrar sınav şartına bağlı olması yerine belirli süre ve birkaç kritere göre verilmesi, MEB’in bir taşla iki kuş hatta birden fazla kuşu vurmasına vesile olacaktır.
Öğretmen camiasında ekonomik koşullar ışığında beklenen bir zam isteği var mı? Var!
Ayrıca, Uzman öğretmenlik ve Başöğretmenlik konusunda sınav yapılmadan istenen kriterleri sağlayan ve beklenen sürede görev yapmış öğretmenlerin tamamına bu özlük hakkı ve itibarın verilmesi bekleniyor mu? Evet!
MEB bu durumda, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik konusunda sınav şartını kaldırırsa öğretmenlerin hem zam beklentisini normal enflasyon farkına ilaveten dolaylı olarak bir nebze karşılamış olur hem de uzman öğretmenlik ve başöğretmenliği sadece öğretmen oldukları için vererek yapılmak istenen gibi öğretmenlerin kalbini de kazanıp hak ettiği itibarlarını da vermiş olur. Nitekim bu hareket ile “MEB Uzman ve Başöğretmenlikte Bir Taşla İki Kuş Vurmuş” olur.
Lider Eğitimci Yazarlar Derneği
