10467,20%-0,16
41,92% -0,05
48,71% -0,28
5573,60% -5,14
9712,10% -1,50
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Erzurum’da ilçe milli eğitim müdürleriyle yaptığı toplantıda, milyonlarca veli ve öğrenciyi doğrudan ilgilendiren okul kayıt sistemine ilişkin köklü bir reformun sinyalini verdi. Bakan Tekin, İçişleri Bakanlığı ile yürütülen ortak çalışma sonucunda, gelecek yıldan itibaren Adrese Dayalı Kayıt Sistemi’nin merkezi olarak sınırlandırılacağını ve kayıtların otomatik olarak kapatılacağını duyurdu. Bu hamleyle, adres dışı kayıt baskısı ve "kayıt parası" iddialarının önüne geçilmesi hedefleniyor. Tekin, yeni sistemin usulsüzlüklere kesinlikle izin vermeyeceğinin altını çizdi.
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Erzurum’da yaptığı açıklamayla okul kayıt sisteminde köklü değişikliklerin yolda olduğunu duyurdu. Yeni sistem, adres dışı kayıtların önüne geçecek, “kayıt parası” tartışmalarını bitirecek. İşte 2025’ten itibaren uygulanacak yeni kayıt modelinin detayları...
Bakan Yusuf Tekin’den Kayıt Sistemi Reformu: “Adres Dışı Kayıtlara Son Verilecek”
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Erzurum’da düzenlenen İlçe Millî Eğitim Müdürleri Toplantısı’nda yaptığı açıklamayla, Türkiye’deki milyonlarca veli ve öğrenciyi yakından ilgilendiren yeni bir uygulamanın sinyalini verdi.
Tekin, mevcut okul kayıt sisteminde yaşanan aksaklıkların giderilmesi için 2025’ten itibaren kapsamlı bir reformun yürürlüğe gireceğini duyurdu.
Bakan Tekin, özellikle büyük şehirlerde sıkça gündeme gelen “adres dışı kayıt” sorununa radikal bir çözüm getirileceğini vurguladı.
İçişleri Bakanlığı ile yürütülen ortak çalışma kapsamında, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) verilerinin doğrudan MEB sistemiyle entegre edileceğini açıkladı.
Tekin, yeni düzenlemeyle birlikte adres bilgilerine göre otomatik kayıt sınırlandırmasının getirileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Önümüzdeki yıldan itibaren okul kayıtları merkezi olarak sistem üzerinden kapatılacak.
Böylece hem usulsüz adres değişikliklerinin önüne geçilecek hem de taşradaki yöneticilerimiz üzerindeki kayıt baskısı sona erecek.”
Bu uygulamayla, kayıt süreçlerinde şeffaflık, eşitlik ve denetim ilkeleri esas alınacak.
Velilerin, farklı ilçelerde “nitelikli okul” arayışıyla adres manipülasyonuna gitmesinin de önüne geçilmesi hedefleniyor.
Kamuoyunda sıkça tartışılan “kayıt parası” iddialarına da açıklık getiren Tekin, bu durumun yanlış bir algıdan kaynaklandığını söyledi.
“Aslında okul müdürünün söylediği şey, öğrencinin kayıt bölgesinde olmamasıdır.
‘Kayıt parası’ diye bir uygulama kesinlikle söz konusu değildir,”
diyen Bakan Tekin, velilerin yönlendirildiği bağış ya da ücret taleplerinin yasal dayanağı olmadığını net bir dille ifade etti.
Tekin, kayıt süreçlerinde yaşanan karışıklığın temel nedeninin adres uyumsuzluğu olduğunu belirterek, yeni sistemle bu tür yanlış anlaşılmaların tamamen ortadan kalkacağını kaydetti.
Yusuf Tekin, konuşmasının devamında göreve geldiği günden bu yana sık sık sahada öğretmenlerle bir araya geldiğini hatırlattı.
Çoğunluğu habersiz gerçekleştirilen okul ziyaretlerinde, öğretmenlerin görüş ve önerilerini doğrudan dinlediklerini belirtti.
Tekin, Millî Eğitim Bakanlığı’nı “Türkiye’nin en büyük kurumsal ailesi” olarak nitelendirerek şu sözleri kaydetti:
“Biz bütün kararları ortak akılla, sahadan gelen verilerle alıyoruz.
Her öğretmenimizin, her yöneticimizin sesi bu yapının temel parçasıdır.”
Bu açıklamalar, Bakanlığın önümüzdeki dönemde katılımcı yönetim anlayışını daha da güçlendireceğinin sinyali olarak değerlendirildi.
Yeni sistemle birlikte;
Okul kayıtları adres temelli otomatik eşleştirme ile yapılacak,
Usulsüz adres değişiklikleri merkezi sistem tarafından engellenecek,
Okul yönetimleri üzerindeki kayıt baskısı ortadan kaldırılacak,
Veliler, kayıt sürecinde şeffaf bir bilgilendirme ekranı üzerinden yönlendirilecek.
MEB kaynakları, sistemin 2025 kayıt dönemine kadar tamamlanarak pilot illerde test edileceğini belirtiyor.
Eğitim uzmanları, bu adımı “kayıt adaleti ve kurumsal güven açısından tarihi bir düzenleme” olarak değerlendiriyor.
Uzmanlara göre, dijital entegrasyon sayesinde hem okul yöneticilerinin yükü azalacak hem de velilerin mağduriyet riski düşecek.