Tarih: 12.10.2025 00:55

Şube Müdürlüğü Sınavı Heyecanı Gölgede Kaldı: Müdür Maaşı, Öğretmen Maaşının Gerisinde Kaldı!

Facebook Twitter Linked-in

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in duyurusuyla gündeme gelen şube müdürlüğü görevde yükselme sınavı, eğitim camiasında yeni bir tartışma başlattı. Mevcut maaş düzenlemeleri, artan idari sorumluluğa rağmen şube müdürlüğü makamını ekonomik açıdan dezavantajlı kılıyor. Yapılan hesaplamalara göre; 1/4 derece ve 20 yıllık hizmete sahip ek dersli bir öğretmenin aylık geliri 80.000 TL'yi bulurken, aynı kıdemdeki bir şube müdürünün maaşı ek ödemesiz 73.759 TL'de kalıyor. Bu durum, yoğun iş yükü, tatil yoksunluğu ve düşük maaş nedeniyle şube müdürlüğü unvanının kariyer cazibesini ciddi ölçüde azalttığı yorumlarına neden oldu.

MEB'de Şube Müdürlüğü Sınavı Geliyor: Maaş Tartışması Gündemde

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in uzun süredir beklenen şube müdürlüğü sınavının açılacağını duyurması, eğitim camiasında büyük bir hareketlilik yarattı.
Binlerce öğretmen, bu açıklamayı kariyer basamaklarında yeni bir fırsat olarak görürken, diğer yandan maaş dengesi ve iş yükü farkı tartışmaları da yeniden gündeme taşındı.

Görevde Yükselme Heyecanı, Maaş Gerçeğiyle Gölgelendi

Eğitim kurumlarında yöneticilik hedefleyen öğretmenler için şube müdürlüğü önemli bir kariyer adımı olarak kabul ediliyor. Ancak son yıllarda maaş farkının kapanması, hatta bazı durumlarda öğretmenlerin daha fazla kazanması, bu unvanın ekonomik cazibesini zayıflattı.

Mevcut maaş düzenlemesine göre, 1/4 dereceye ulaşmış ve 20 yıl hizmet süresine sahip bir öğretmen, ek ödemeler hariç yaklaşık 71.948 TL maaş alıyor.
Ek ders gelirleri eklendiğinde bu tutar 80.000 TL'nin üzerine çıkabiliyor.
Buna karşılık, aynı kıdemdeki bir şube müdürü yaklaşık 73.759 TL maaşla görev yapıyor ve genellikle ek gelir veya sosyal imkanlardan faydalanamıyor.

Bu tablo, öğretmenliği sadece meslek olarak değil, gelir açısından da daha avantajlı bir konuma taşıyor.

Tatil Hakları ve İş Yükü Dengesi

Maaş farkının yanı sıra çalışma koşulları da öğretmenlik lehine görünüyor.
Öğretmenler, yıl içinde ara tatil, yarıyıl ve yaz tatili gibi dinlenme dönemlerinden yararlanırken, şube müdürleri yılın neredeyse tamamında yoğun bürokratik iş yüküyle karşı karşıya kalıyor.
Kar tatilleri veya idari izin dönemlerinde bile müdürlerin görevine devam etmesi gerekiyor.

Bu durum, birçok öğretmenin "yükselmek mi, huzurlu çalışmak mı?" ikilemine düşmesine neden oluyor.

Sendikal Sessizlik ve Beklenen Düzenleme

Eğitim sendikalarının maaş farkı konusundaki sessizliği, şube müdürlerinin yaşadığı mağduriyeti derinleştiriyor.
Uzmanlara göre, yeni sınavla birlikte şube müdürlüğünün özlük haklarında iyileştirme yapılmazsa, nitelikli öğretmenlerin bu pozisyona başvuru ilgisi sınırlı kalabilir.

Bazı eğitimciler, şube müdürlüğünün prestijli bir unvan olmasına rağmen, ekonomik anlamda yeterince desteklenmemesini "emek-kazanç adaletsizliği" olarak değerlendiriyor.

Eğitimde Kariyer Basamakları Yeniden Tartışılacak

MEB'in bu adımıyla birlikte yalnızca bir sınav değil, eğitimde kariyer planlaması ve liyakat sistemi de yeniden gündeme geliyor.
Uzmanlar, şube müdürlüğü sisteminin cazip hale getirilmesi için maaş, ek ödeme ve görev tanımı konularında yeni bir denge kurulması gerektiği görüşünde birleşiyor.

Eğitim yönetiminde süreklilik ve motivasyonun sağlanması için, yalnızca görev değil, adil bir ücret politikası da şart görülüyor.

"Eğitimde Maaş Adaleti: Meclis'te Yanıt Bekleyen Sorular"

Eğitim camiasındaki maaş adaletsizliği tartışmaları ışığında, aşağıdaki soruların Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yanıtlanması talep edilmektedir:

  1. Şube müdürlerinin maaşlarının, öğretmen maaşlarının altında kalmasının gerekçesi nedir?
  2. MEB, görevde yükselme sonrası yaşanan gelir kaybının giderilmesi amacıyla maaş düzenlemesi planlamakta mıdır?
  3. Eğitim yöneticilerinin motivasyonunu artırmak adına sosyal haklarda (lojman, ek ödeme, izin düzenlemesi vb.) iyileştirme yapılacak mıdır?
  4. Öğretmenlik Meslek Kanunu kapsamında, yöneticilik kademelerinde ücret adaletinin sağlanmasına yönelik bir çalışma yürütülmekte midir?
  5. Şube müdürlüğü kadrolarının verimliliğini artırmak amacıyla performans temelli yeni bir kariyer sistemi planlanmakta mıdır?



    Editör Yorumu | "Unvan mı, Adalet mi?"

Milli Eğitim'de şube müdürlüğü uzun yıllardır öğretmenler için bir kariyer hedefi olarak görülüyordu. Ancak tablo artık eskisi kadar net değil. Bugün öğretmenler, sınıfta emek vererek kazandıkları ek ders ücretleriyle bir şube müdüründen daha yüksek gelir elde edebiliyor. Bu durum sadece maaş farkı değil, sistemdeki adalet duygusunun da sorgulanmasına yol açıyor.

Kariyer basamaklarında ilerlemenin ödül değil, bazen yük haline geldiği bir yapıyla karşı karşıyayız. Üstelik bu tablo, genç öğretmenlerin motivasyonunu zedeliyor, liyakat sistemine olan güveni de zayıflatıyor. Eğitim gibi toplumsal önemi yüksek bir alanda, yöneticiliğin cezbedici değil caydırıcı hale gelmesi, üzerinde ciddi biçimde düşünülmesi gereken bir durum.

Eğitimde kalite yalnızca müfredatla değil, yöneticilerin motivasyonu ve adaletli bir ücret politikasıyla sağlanabilir. Artık yeni bir soruyla yüzleşme zamanı geldi:
"Eğitimde kariyer basamakları, gerçekten yükseltiyor mu, yoksa sadece unvan mı veriyor?"

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —