Kamu işvereni tarafından önerilen maaş artışı teklifleri, kamu çalışanlarının temel geçim ihtiyaçlarını karşılamaktan uzaktır. Son olarak 2026 yılı için sırasıyla ilk 6 ay için %11 ve son 6 ay için %7, 2027 yılı için %4 + %4 oranında sunulan artışlar, mevcut ve öngörülen enflasyon koşullarında kabul edilemez bir yoksulluk dayatmasıdır.
Bu teklifler, eğitim emekçisinin iradesine, ekonomik gerçeklere ve sosyal refah anlayışına aykırıdır. Geniş toplumsal kesimlerin temel taleplerine kulak tıkayan bu yaklaşımlar, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda kurumsal meşruiyet sorununa da işaret etmektedir.
4688 Sayılı Kanun İşlevsiz Hale Gelmiştir
4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu, yıllar içinde kamu çalışanlarının lehine gelişmek yerine, sınırlı ve etkisiz bir yapıya dönüşmüştür.
• Toplu sözleşme masası, gerçek bir pazarlık zemini olmaktan çıkmıştır.
• Hakem Heyeti kararları, çoğu zaman ekonomik gerçeklikten uzaktır.
• Kamu görevlilerinin iradesini temsil ettiği iddia edilen yapıların, bu sürece etkili müdahale edemediği aşikârdır.
Bu tablo karşısında 4688 sayılı kanunun güncellenmesi, demokratikleştirilmesi ve etkili bir temsil sistemine kavuşturulması zaruridir.
EYSEN'in Temel Talepleri
EYSEN olarak; kamu çalışanlarının sadece mali haklarının değil, sosyal, hukuki ve yönetsel haklarının da savunucusuyuz. Bu doğrultuda:
• Toplu sözleşme masası, kamu çalışanlarının iradesini yansıtacak biçimde yeniden yapılandırılmalıdır.
• Hakem Kurulu siyasi etkilerden arındırılmalı ve ekonomik veriler ışığında karar almalıdır.
• Enflasyon farkı aylık olarak maaşlara yansıtılmalıdır.
• Gelir vergisi oranı %15'e sabitlenmelidir.
• Bayram ikramiyesi tüm kamu çalışanlarına verilmelidir.
• Tüm mülakat uygulamaları kaldırılmalı, liyakat esas alınmalıdır.
Sonuç Olarak
EYSEN, sadece mali iyileştirme değil, aynı zamanda şeffaflık, liyakat, adalet ve hakkaniyet temelinde bir kamu düzeni inşa edilmesini savunmaktadır.
Sessiz kalmayacağız. Kamu emekçisinin sesi olmayı sürdüreceğiz. Taleplerimizin arkasında kararlılıkla duracağız.